Hills isimli asirlik bir Avrupa restoraninda, orta yasli bir garson isinin degismez yönleriyle gurur duyuyor Kusursuz bir üniforma, bir örnek masa örtüleri, müdavimleri ve düzenli aksam yemekleri. Hinzir ve onun kalburüstü konuklari, alkolik aktör ve arkadaslari, bir sanat simsari, Garsonun yegane arkadasi Edgar ve kücük kizi Anna. Ve tabii ki Sef Garson, Bar Sorumlusu, Asci. Bu kendi istikrarli ritmiyle yasayan evrende, masalar arasinda herhangi bir temas yoktur... Ta ki güzel ve bakimli bir genc kadin kapidan iceri girip restoranin ve temsil ettigi her seyin hassas dengesini bozana dek...
Garson Avrupanin son yüzyilini, o büyük resmi tek mekan ve sakinleriyle özetleyen büyüleyici bir hikaye. Her sey olmasi gerektigi haliyle olmasi gerektigi yerdeyken -en azindan Garsona göre- bir seyler degismeye basladiginda yükselen endise, bütün düzeni altüst etmeye yetiyor. Aslinda, kosullar göz önünde bulunduruldugunda, endise belki de en mantikli tepki...
Faldbakkenin romani, daha önce birkac kez okudugunuz, ancak asla bitmis hissetmediginiz bir klasik gibi. Hicbir zaman o dile, ayrintilara doymus hissetmezsiniz, cok zekice kurgulanmislardir cünkü. Garson da yeniden okumak icin memnuniyetle kitaplikta tutacaginiz epik bir eser.
- Litteratursiden
Eskiden görkemli günler görmüs bir Oslo restoraninda gecen, zekice, melankolik ve hicivli bir roman. Wes Anderson hayranlari buna bayilacak.
- The Globe and Mail
Tadina doyulmaz zenginlikte bir hikaye.
- Mail on Sunday
Mervyn Peake ve Wes Andersoni düsünün, simdi bunu Nathanael Westin duygusuz tuhafligiyla bulusturun Sasirtici, ilginc ve eglenceli bir roman.
- Kirkus Reviews
Garson, Oslodaki Hills adli büyük ve eski bir restoranda, cok sahane yemekler boyunca tecrübeli bir garson tarafindan anlatilan, iddiali bir hikaye... Faldbakkenin hikayesi, restoran tarafindan temsil edilen eski dünyayi iyisiyle kötüsüyle ifsa ederken bu özneyi zekice ve carpici bir romana dönüsüyor.
- Publishers Weekly