Kisilikler empresyonist tablolar gibidir. Uzaktan herkes yekpareymis gibi görünür, yakindan bakildiginda ise her birimiz farkli ruh hallerinin, idrak ve güdülerin hayret verici karmasikligindan ibaretiz.
Modern Yasamda Kisilik Bozukluklari alanin profesyoneli olmayan insanlarin da merak ve ilgiyle okuduklari, kolay kolay ellerinden birakamadiklari bir kitap olmasiyla ünlü. Ona bu ünü kazandiran ilk özellik, bütün kisilik bozuklugu türlerini, temel kisilik egilimleri zemininde normallikten anormallige uzanan bir yelpaze icinde konumlandirmasi. Her kisilik örüntüsüyle ilgili sunulan ve DSM-IV acisindan tartisilan vaka öyküleri patolojinin gercek hayatta nasil somutlastigini acikladigi gibi, siradan kisilik özellikleri ile patolojik olanlar arasindaki ayrimin netlesmesini de sagliyor.
Kitap boyunca, soyut kavramlar ile somut klinik vakalar arasinda kurulan bu ince denge, sinirli sayidaki kisilik özelliginin nasil olup da sayisiz insanda cesitli görünümlere bürünebildigi anlasilir hale geliyor. Klinik bilimlerle oldugu kadar sosyal bilimlerle ilgilenenler icin de bir referans kitabi, bir klasik olan bu esere basvuranlarin, kendi kisilikleri hakkinda yeni seyler ögreneceklerini umuyoruz.