Nietszchenin tüm kesinlikleri ve dogmalari parcalama kararliligiyla kendisini eli cekicli bir filozof olarak gördügü yerde, Bloch sinirlari asma ama ayni zamanda yaratma kararliligina sahip orak cekicli bir filozof olup cikiverir muhtemelen.
Peter Thompson
20. yüzyilin baslarindan itibaren, kendine özgü düsünsel ve yazinsal tavirla ayrismaya baslayan Bati Marksizmi icinde bile ayri duran bir filozof Ernst Bloch. Kuskusuz onun bu ayriksiliginda bircok etkenden söz edilebilir en basta yazim tarzi, dine ve dinsel duyusa ilgisi, umut ve ütopya gibi yasak kavramlardan bahsetmesi... Iste bu derleme, Ernst Blochun en cok ugrastigi ve bel bagladigi kavram olan umut etrafinda dönüyor; tam da onda yer aldigi sekliyle, toplumsal alandan sürgün edilmis ve mahremlestirilmisözellestirilmis umudun neredeyse tüm vechelerini ele aliyor. Slavoj iek ve Peter Thompsonin editörlügünü üstlendigi bu derlemede on üc makale yer aliyor. Makaleler, genel olarak Blochun düsüncesini, özel olarak onun umut ve ütopya anlayisini felsefi yöntem, hümanizm ve anti-hümanizm, antropoloji, din, metafizik, eskatoloji ve mitoloji, edebiyat ve müzik gibi bircok boyut üzerinden tartisiyor. Ayrica derlemede Blochun düsüncesini cagdas feminist yaklasimlar ve spekülatif materyalist anlayislarla iliskisi bakimindan degerlendiren makaleler de var. Öte yandan, bunca farkli alanlara dagilmis tüm yazilarin ortak kaygisi su Bu umutsuzluk caginda Blochcu umut ve ütopya bize ne söyler